Meğer benim gibi nefret edenler hatta karşısındakini bozanlar varmış hamile iken kendisine söylenenlere;
-Karnındaki hali en iyi hali, hele bir doğsun bittin sen!
-Uyu uyuyabildiğin kadar, iki sene uyku yok sana!
-Allah kolaylık versin, zor çok zor!
-Kız mı? Olsun!
-En az üç sene gezmeyi unutun siz!
-Doğsun, yürüsün, okula gitsin, evlensin…Hiç bitmiyor dertleri…
Bir de bunları söyleyenlerin çoğu ikinciyi, üçüncüyü doğuranlardı. Bu insanların aklıyla zoru mu vardı, madem bu kadar zordu niye yaptılar ikinciyi, üçüncüyü? Unutuluyorsa hepsi niye karşısındaki acemi ineği bu kadar korkutuyorlar. İnek diyorum ama kimse alınmasın, öyle harika bir kitap okudum ki, “tek değilmişim” dedirtti bana.
Ceylan Naz Baycan, modern, muzip, kariyer düşkünü, duygudan duyguya sürüklenirken geleceğin belirsizliğinden korkan, 28 yaşında aşık bir kadın…Dokuz aylık hamilelik sürecini o kadar eğlenceli şekilde anlatmış ki, gerçekten kimi zaman lafı gediğine koyan, kimi zaman kurumlara ve kişilere giydirmeler yapan bu kitapta kendimden çok şey buldum. Kitabı okumaya İstanbul’da başlamıştım fakat yoğunluktan ilk yirmi sayfasında kalmıştım. İstanbul-Kars uçuşum sırasında bir çırpıda okuduğum kitap zaman zaman uçakta sesli gülmeme ve herkesin bana tuhaf tuhaf bakmasına sebep oldu. Bir de kapağına bakınca deli olduğumu düşünmüş olabilirler oysa ben de bir Kutsal İnek’tim.
Daha önce Tuna Kiremitçi’nin, eşi hamileyken verdiği röportajda söylediği “Biz Hamileyiz” sözüne bayılmıştım. Bu kitapta da Ceylan Naz bu cümleyi kullanmış başka bir kaynaktan. Gerçekten nasıl güzel bir mesaj veriyor değil mi bu söz?
Ben kitabı okumaya Siz de “kadınları en iyi alışverişte, tatilde ve hamilelikte tanırsınız” sözüne inananlardansanız Yitik Ülke Yayınları’ndan çıkan Kutsal İnek’i okumanızı öneririm.
