İYİ BİR HİZMETÇİ, KÖTÜ BİR EFENDİ
Verdiğim eğitimlerden birinde şu soruyla başlarım hep: HAYATTAN BEKLENTİNİZ NE?
On beş yıldır aldığım yanıt hemen hemen her grubun çoğunluğunda aynı: ÇOK PARA.
Sonra yine sorarım: ÇOK PARAN OLUNCA NE OLACAK?
Yanıtlar: İstediğim evi alacağım, çok beğendiğim o arabayı alacağım, çocuklarıma iyi bir gelecek sağlayacağım, istediğim kızla evlenebileceğim, dünyayı gezeceğim, yan gelip yatacağım,kendi işimi kuracağım….
Sonra yine sorarım: İstediğin evi alınca ne olacak, çok beğendiğin o arabaya binince ne hissedeceksin, istediğin kızla evlenmek sana ne kazandıracak, dünyayı görmek sana ne katacak, yan gelip yatınca, kendi işini kurunca ne olacak?
Yanıtlar: Gelecek derdim olmayacak, caddede hava atacağım, yanımda güzel bir kızla herkesin imrendiği adam olacağım, kültürüm artacak, çocuklarımın iş derdi olmayacak…..
Ya sonra, ya sonra, ya sonra…..diye soruları derinlere götürdüğümde herkesin birleştiği tek yanıt : MUTLU OLMAK. Mutlu olmak kimine göre bir ev, kimine araba, kimine gezmek, kimine kariyer, kimine yan gelip yatmak, kimine kendi başkalarına kabul ettirmek. Çok para istemenin altında tek bir sebep var o da MUTLULUK. Yani para aslında bir amaç değil araç. Ama çoğu zaman bunu unutup hayattaki tek amacımız PARA olarak davranıyoruz ve çoğu güzelliği kaçırıyoruz. Ya da amacımıza ulaşıp çok paramız oluyor ama mutlu olamıyoruz. Çünkü amaca, o kadar çok şeyi yolda bıraka bıraka gidiyoruz ki…Vizyona giden her yol mübah değil malaesef. Değerleriyle çatışmamalı insan; çalıp çırpıp, başkasının omuzlarına basıp, ezip geçerek kazanılmış ÇOK PARA mutluluk getirmiyor. Çevrenizde ne bir dost, ne bir akraba hatta bazen aileniz bile kalmıyor. Ya da çocuklarınıza iyi bir GELECEK kurmak için siz çok para kazanırken, çocuğunuzun ŞİMDİKİ ZAMANINI kaçırıyorsunuz. Çok güzel, bahçeli, havuzlu devasa bir eviniz oluyor ama kimse ziyaretinize bile gelmiyor. Bir bakıyoruz para bizi kendine köle etmiş, bize hizmet edeceği yere.
Amacımızla aracımızı dengeleyemediğimizde ‘paran mı var derdin var’,’para adamı bozar’, ‘ciğeri beş para etmemek’ gibi sözlerden de kurtulamamak işin cabası.
Vaktinizin ve nakdinizin hep dengede olması dileğiyle.
Canım her yazın muhteşem..Bu ise bana çok özel geldi..Çünkü mutlu olmak hayat felsefem…Bunun insanın özünde olmasını ve kaybettiğimiz yılların geri gelmeyeceğini bildiğim içinde şimdiki zamanı kaçırmamak!…. Kalemine sağlık
Eline sağlık ne güzel yazmışsın.
Kendime daha çok vakti ayırmak için bir araç olarak görmüştüm önceleri, sonrasında ise içindeyken çemberin dışını kaçırma haline dönüşüvermiş… Ama bugün geldiğim noktada ise tam da üzerine bastığın noktadayım.
Farkındalık yaratmaya devam et lütfen
Para yüzünden dağılan evler, kopan aileler, biten dostluklar…hepsini gördüm Emine’cim. Parayla saadet olmuyor işte
Insanin istekleri bitmiyor, iyinin guzelin sonu yok. Luksun artik ultra luksu cikti. sonucta insanin ihtiyaci gunde 3 ogun yemek, bunu evde de yiyebiliri ya da altin tozu ile sunum yapan Dubai otellerinde de yiyebilirsin.
Ben bu yuzden 30 yasima bastigim gun emekli oluyorum. Fazlasina ihtiyacim yok, sadece mutlu olmak ailemle vakit gecirmek ve bir anne olmak istiyorum.
Ev almaktansa kirada 150 Tl ye oturabilecegim bir koy evi beni mutlu ediyor su anda.
Parayı istiyorum şuan eğitim için gerekli, ilerisi için istiyorum kendi işimi kurmak için parayı istiyorum dünya turunu yapa bilmek için ; lakin isteyince olan şeylerin sonunda okuduğum kadarıyla sonu gelmeyen istekler ve bu isteklerin sonucunda mutsuzluk. Hayatımı kururken ileriye bakarken asla çok param olsun istemedim az para ile çok şeyler yapıldığını gördüm. İstediğim tek şey iyi bir kariyer ve emir almadan sevgi için yapabileceğim ruhuma hitap edicek bir işe sahip olmak rabbim bunun için yardım etsin bizlere. Yazınız çok etkiledi beni..