Kapadokya’da Balon Turu

0

Ayağım yerden çok kesilmez, sağlam basmayı tercih ederim. Kimseye tepeden bakmak değil en olmayacak kişiyi bile göğe çıkarırım. Hiçbir şeyi, kimseyi küçük görmem yaratandan ötürü. Gel gelelim tüm bu saydıkları yaptım bir saatlik süre içinde. Ayağımın yerden kesildiği, her şeye tepeden hem de en tepeden baktığım, benden hariç herkesin, her şeyin küçücük göründüğü bir saat yaşadım dünya gözüyle. Kapadokya’da balon turu yaptım.

Kapadokya, iki yıldır koşarak gittiğim, orada bulunduğum süre içerisinde huzur dolduğum, eşsiz dokusu içinde yürürken bambaşka dünyalara gittiğim yerlerden oldu benim için. Hiçbir şey yapmadan sadece peri bacalarının arasında yürümek, bir taşa oturup gökyüzünü izlemek, sabah ezanında uyanıp balonların gökyüzüne süzülmesine şahit olmak, hepsi ayrı ayrı şiir yazdıracak duygular uyandırıyor bende. Zaten daha önceki yazılarımda da bunu uzun uzun anlatmıştım. Bugüne kadar hep yürüyerek, dokunarak, dinleyerek aşık olduğum Kapadokya’ya bu kez gökyüzünden bakarak bir kez daha vuruldum.

Gün doğmadan, uçuş için anlaştığımız Voyager Balloons firmasının özel aracıyla otelden alınmamız ile başlayan serüvenimiz Göreme merkezli firmanın ofisinde mini kahvaltı ile devam etti. Karanlıkta, buz gibi havada mini kruvasanlar için bir şey diyemem ama çay iyi geldi doğrusu. Daha sonra gelen tüm misafirler ile araçlara binip balonumuzun kalkacağı alana geldik. Burada ufak ufak kalbimiz çarpmaya başladı Duru ile. Kocaman ve sönük haldeki balonlar yeryüzüne bir halı misali serilmiş, ucundaki sepetler de yana yatmış gözükünce “doğru mu yapıyoruz binmekle” diye düşünmedik değil. Epey detaylı bilgilendirme hatta bir aksi durumda düşme pozisyonunu nasıl alacağımıza kadar yapılan açıklamalar sonrasında bu serüveni yaşamayı çok isteyen Duru yavaş yavaş mızırdanmaya başlamıştı. Banu’nun fendi Duru’yu yendi ve işte sepetin içinde havalanmaya başladık. Hafif hafif rüzgarın etkisiyle gideceği yeri belirleyen balonumuz Göreme’den Ürgüp’e doğru yol izlerken yaşadığım duyguları anlatmak gerçekten zor.

Hani kuş misali derler ya, işte o bahsedilen kuş ben olmalıyım. Kendimi bu kadar özgür hissettiğim başka neresi vardı diye düşününce aklıma sadece tek başıma kayak yaptığım anlar geliyor. Ürgüp, Göreme, Avanos’u tepeden görürken güneş Erciyes üzerinden doğmasın mı? Gökyüzündesiniz ve uzaklarda güneşin ardında sönmüş bir volkan olan Erciyes Dağı sizi selamlıyor.

Ülkemizin tarihi güzellikleri yanında doğal zenginliğine bir kez daha aşık oldum. Altınızda akıp giden Kızılırmak, altmış milyon yıl önce ortaya çıkmış, lavların aşındırdığı kayalıklardan oluşmuş bir yaşam alanı ve tüm heybetiyle Kapadokya. Tabii kayalıklara yuva yapmış güvercinlerin evlerini bu kadar yakından görmek de insana zaman zaman rüyada mıyım sorusunu da sordurtmuyor değil.

Kapadokya balon turları rehberimizin söylediğine göre yirmi yıldır yapılıyormuş. Her mevsimin ayrı bir güzellikte yaşandığı bölgede hava durumu elverdiği sürece on iki ay uçuş var. Önemli olan rüzgarın etkisi. Güvenlik için rüzgar hızının en fazla 11 km. olması gerektiğinden yağmurlu ve fırtınalı havalarda uçuşlar yapılmıyor. Uçuş ekipleri donanımlı, FFA Sivil havacılık sıcak balon lisansına sahip pilotlardan oluşuyormuş. Deneyimli olmaları çok önemli çünkü balonlar rüzgar etkisiyle uçtukları için kalktıkları yere inmiyorlar. Yani uygun yer bulmak ve güvenli iniş yapmak bence bu işin en önemli kısmı. Bu konuda pilotumuz Hakan Yıldız gerçekten çok başarılıydı.

Ortalama bir saat süren uçuşların fiyatı ucuz değil ama verdiğiniz paraya yüzde yüz değiyor diyebilirim. Yükseklik korkusu olanlar için balona binmek bence uçağa göre çok daha kolay. Şahsen ben uçak iniş ve kalkışlarında çok gerilirim ama balonda hiç korkmadığım gibi çok mutlu oldum. Hele aynı anda rengarenk top kekler gibi havada süzülen balonları gördükçe hiç inesim gelmedi diyebilirim. İndiğimizde bizi bekleyen sürpriz de fena değildi ama.

Balon turuna çıkmadan önce şunları aklınızda bulundurmanızı tavsiye ederim. Sabah çok erken saatte çıktığınız ve bir saat kadar havada kalacağınız için buz gibi karasal iklime uygun giyinin, özellikle yün çorap ve kalın bir bot giymeniz önemli. Tabii bir saat ayakta kalacağınızı unutmayın. 6 yaş altı çocuklar balona binemiyor. Balon için çocuklara özel bir fiyatlandırma da yok.

Maddiyat, zaman ya da hava koşulları nedeniyle balona binemeyecekseniz, uçuşları güzel gören bir otelde konaklayabilir ya da sabah kalkış saatlerinde alana giderek balonları yakından izleyebilirsiniz. Balonları en güzel açıyla göre Millstone Cave Suits, Uçhisar’da ve iki yıldır tercihimiz. Dünyada fotoğraf için en güzel ve en farklı pozların yakalanabileceği mekanların başında gelir bana göre.

Gökyüzünde kanatsız bir kuş olacağınız, kuş kadar hafifleyeceğiniz bir saatlik deneyim için Kapadokya balon turu, hayatta yapılacaklar listenizde olmalı dediklerimden.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz