Geçen hafta Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası’nda bulunma fırsatım oldu ve günlerdir bu yazıyı paylaşmak için sabırsızlanıyorum. Nedeni çok ama ilk olarak işimi iyi yapan insanlara bayılıyorum ve Beykoz Kundura bunun en güzel örneği, diyebilirim. Orası nasıl bir yer, neler var, aaa Karadayı orada çekilmiyor mu diyen ve demeyen herkese gelsin bu yazı.
İstanbul’un en eski fabrikalarından biri olan ve 1810 yılında kurulan Beykoz Kundura, Osmanlı ve Türk ordusuna ayakkabı deri ürünlerinin tedarikini sağlamış yıllarca. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna ve birçok tarihi olaya şahitlik eden fabrika 1933 yılında Sümerbank’a devredilmiş. Hepimizin – ya da benim yaşımdakiler ve benden daha büyüklerin – çok iyi bildiği sağlam ayakkabılarıyla tanıdığımız Sümerbank, deri kunduruların üretimini yapmış 1999’a kadar. Sonrasında üretim durmuş ve 2004 yılında Yıldırım Holding satın almış bu fabrikayı.
İşte burada inovasyon, dönüşüm, ileri görüşlülük, yaratıcılık, doğallık, şıklık, mütevazilik devreye giriyor sevgili okur. Başkalarının her bir noktasını satıp savıp, kesip biçip, yıkıp döküp beton ya da gökdelen mezarlığına dönüştürebileceği bu mekanı Yıldırım Ailesi o kadar güzel tasarlayıp restore etmiş ki, deniz kenarında cennet olmuş. Tarihi ve doğal dokuyu hiç bozmadan, nefes alınacak alanları daha da genişleterek hiçbir şeyin gözünüze fazla gözükmediği bir tasarım harikası Beykoz Kundura.
2005 yılından bugüne kadar sayısız birçok sinema, dizi, fotoğraf ve video klip çekimlerine ev sahipliği yapan ve yapmaya devam eden mekan bir film platosu. Kurtlar Vadisi, Karadayı, Binbir Gece, Av Mevsimi, Diriliş, Kiraz Mevsimi aklıma gelenlerden sadece birkaçı. Mekan; dizi, klip ve filmlere ev sahipliği yaparken aynı zamanda düğün, iş toplantıları, lansman, davet, doğum günü kutlamaları, özel geceler, defileler gibi pek çok organizasyona da kapılarını açıyor. Şehir merkezinden uzak ancak kolay ulaşımı, geniş mekanları ve her ihtiyaca hizmet veren rahat ortamı ile Beykoz Kundura’nın yıldızı çok daha parlayacak önümüzdeki günlerde.
Beni en çok etkileyen iki bölüm var ki biri Çek Evi, diğeri Demirane. 1930’larda inşa edilen Çek Evi, fabrika revizyona girdiği dönemlerde mühendislik alanında Çekoslavaklardan destek aldığı için adını da buradan alıyor. Bugün misafirhane olarak hizmet veren 4 odalı bu şirin binada sadece Kundura mekanlarını çekim veya etkinlikleri için kullanan misafirler konaklayabiliyor. Çek Evi, bahçesindeki ağaçların gölgesinden doğru Kundura Meydanı’na bakıyor. Her biri farklı konseptlerden ilham alınarak tasarlanmış dört oda, Kovboy Odası, Masal Odası, Kuzey Afrika Odası ve Hollywood Odası olarak anılıyor. Bu odalarda kalmadım ama bu odalarda uyandığımı hayal ettim gezerken. İstanbul Boğazı’nın kıyısında, Osmanlı döneminden kalma bir mekan ve baş ucunuzda Marilyn Monroe. Beni orada bırakın ve bir süre unutun siz en iyisi.
Çek Evi‘nin hemen arkasında yer alan Demirane bugün yine Çek Evi gibi sadece film ekiplerinin, yönetmen ve sanatçıların yemek yiyebileceği restoran olarak kullanılsa da Osmanlı döneminde demir dövme atölyesi olarak, Sümerbank döneminde ise fabrikanın elektrikli motor tamir atölyesi olarak kullanılmış. Tam tarihi bilinemiyor olsa da 19. yüzyılın sonlarına doğru inşa edildiği varsayılıyor. Doğal serinliğe sahip bu tarihi taş binanın içindeki şömine başı özellikle kış günleri için insanı cezbediyor. Kurumsal ve bireysel organizasyonlarda tercih edilen Demirane‘nin üst katı kafe ve restoran olarak kullanılmakta. Alt katta ise gösterim ve sunumlar için 75 kişilik oturmalı bir bölüm var ve burada film izlemenin tadına doyum olmaz diye düşünüyorum. Restoran demişken uzun zamandır bu kadar güzel pizza yememiştim.
Çek Evi ve Demirane’nin tüm geliri sosyal sorumluluk projesi için
Çek evi ve Demirane restorasyonu gerçekleştirilen ilk bina grubuna aitler ve Yıldırım Ailesi’nin gelecekteki dönüşüm projesinin konseptini temsil eden örnekler olarak görülüyorlar. Bu iki mekanın tüm geliri çok güzel bir sosyal sorumluluk projesine aktarılıyor. Birebir Eğitim Vakfı, Türkiye’nin her yerinden öğrencilere inekle.com aracılığı ile, birebir eğitim desteğini ulaştırırken, diğer taraftan da platform üzerinde öğrencilere derslerinde yardımcı olan üniversitelilere burs sağlamakta. Eğitimde fırsat eşitsizliğinin azalmasına katkıda bulunmayı hedefleyen Birebir Eğitim Vakfı, okula ek eğitim desteğini herkese ulaştırmaya çalışmakta. Bu kadar güzel işlere ailece imza atan Yıldırım Ailesi’nin bir sonraki hedefi fabrikanın Elektrik Santrali’nin kendine has dokusunu koruyarak restorasyonunu gerçekleştirmek ve kültür endüstrisine kazandırmak.
Eğer çok geniş katılımlı bir etkinlik ya da düğün düşünürseniz kendine has dokusu ile Yeni Kundura tam sizlik. İstanbul Boğazı’nın kıyısındaki bina hem sizin hem de konuklarınızın uzun süre hafızalarından çıkmayacak güzelliklere imza atacaktır. Binanın üst katındaki boğaz manzaralı açık hava mekanı Teras’a ise hala mevcut tarihi motorunu koruyan ve biri restore edilmiş asansör kulesiyle 57 saniyelik bir seyir yolculuğu sonrasında ulaşıyorsunuz.
Beykoz Kundura’da her şey doğal, çok geniş olan alanın güvenliğinden içeri girdiğiniz andan itibaren gözünüze çarpan set hazırlıkları, dekorlar bile o kadar doğal ki gerçekten burası bir mahalle ve burada hayat var sanıyorsunuz. Hayat var tabii ama sürekli değişen hayatlar, değişmeyen tek şey ise sahiplerinin ve ortamın sakinliği, huzuru.
Her ne kadar organizasyonlar, toplantılar, konserler, klip çekimleri, düğünler ile bu doğallığın ve sakinliğin bozulacağını düşünüyor olsam da size Beykoz Kundura’yı özel organizasyonlarınız için tavsiye ediyorum. Biliyorum ki sahipleri her şeyi en ince detayına kadar düşünüyorlar ve işlerini çok iyi yapıyorlar.
Adres: Beykoz Kundura Fabrikası, Yalıköy Mah. Süreyya İlmen Cad. 34820 Beykoz / İstanbul
Tel:+90 216 323 31 30
Instagam: beykozkundura
Facebook: Beykoz Kundura
Banu”cum o kadar güzel anlatmışsın ki .Mutlaka gideceğim.Şimdiden kendimi orada elimde kahve fincanı etrafı seyrederken hayal ediyorum.
Birey olarak fabrikaya girmek mümkün müdür? Yani mesela önünden geçerken içer girip gezmemiz için bir izne gerek var mı ya da istediğimiz gibi gezebiliyor muyuz? Şimdiden çok teşekkürler, kaleminize sağlık..
Maalesef Ahmet Bey. Mutlaka önceden randevu almanız gerekiyor. Müsait olma durumuna göre.
Merhaba bende gitmek istiyorum ama almiyorlarmis diye duydum. Arkadaşimi kapıdan geri cevirmisler . Randevuyu bizde alabiliyor muyuz nerden alabiliyoruz ? Platolarin oraları da gezebilirmiyiz yoksa kiralama bahanesi ile mii gidebiliyor uz :) cevablarsan iz çok sevinirimm
Evet maalesef dışarıdan konuk almıyorlar. Ama telefon edip belirtirseniz belki yardımcı olurlar
Alamazlar zaten
Ama pek yakında is adamları tarihi satıp
Yada kılıfına uydurup yakıp lüks daireler inşa edebilirler .babalarının malı olduğu için almıyorlar.