İtalya’nın Müzik Şehri Ravello

0

İtalya’nın en güzel sahillerinden Amalfi’nin zirvelerinde yer alan büyüleyici köy Ravello, bugüne kadar hafızamızdan silinmeyecek yerler listesinde yerini aldı. Ortaçağ’dan kalma sokakları, çiçeklerle bezeli villaları, antik taş yolları ile romantizmle tarihi bir arada yaşatan Ravello’nun doğal güzelliklerini ve tarihi büyüsünü içinize sindirmek için mutlaka bir gece kalmanızı öneririm.

Tatil boyunca Amalfi’de konakladığımız için görülesi diğer kasabalara günübirlik geziler yaptık. Sabah otelimizden çıkıp akşama doğru Positano’dan dönüş yolunda gitmeye karar verdiğimiz Ravello’yu bu kadar etkileyici beklemiyorduk doğrusu. Kiralık mini aracımızla dimdik yokuşları, keskin virajları kat ederek heyecan dolu on beş dakikalık bir süre sonunda Ravello’ya ulaştık. Merkezde bulduğumuz otoparka arabamızı bırakıp biraz yürüyünce ulaştığımız meydan üçümüzün de yüzünde huzur dolu bir tebessüm yarattı. Kendi aracı olmayanlar Amalfi’den kalkan Scala-Ravello Sita otobüsleri ile çok rahat ulaşım sağlayabilirler.

Bizim köy meydanlarındaki kahveleri andıran ama burada kadın erkek herkesin bir arada oturduğu, yerlisinin sosyalleştiği, turistin bir mola verdiği orta kafede oturup soluklandıktan sonra sakin sokakları turlamaya başladık. Şirin kafeleri ile canlanmış Duomo Meydanı’nın etrafında Ravello Katedrali, çan kulesi, renkli hediyelik eşya dükkanları, restoranlar ve esnafı ile gelenlere bir anda samimi havasını bulaştıran şirin bir köy burası.

Gezdiğimiz diğer turistik kasabalarda sıcaktan ve kalabalıktan o kadar yorulmuşuz ki sakin atmosferde ve hafif hafif esen rüzgarın verdiği serinlikle özgürce, bunalmadan, terlemeden gezmenin zevkine vardık. Duomo Meydanı’ndan Via Roma’ya gelmeden zakkumlarla bezenmiş sakin sokak Via Richard Wagner’da yürümek hatta sessizce yürümek zihninize ve ruhunuza çok iyi gelebilir. Aslında Ravello’nun her köşesi size iyi gelecektir.

Müzik şehri diye anılan Ravello’da bir dönem yaşayan ünlüler arasında Virgina Woolf, Richard Wagner, Gore Vidal, Sophia Loren olduğu düşünülürse sanatın, edebiyatın, müziğin İtalya’da ses bulduğu yer demek yanlış olmaz bu muhteşem köy için.

İlk durağımız bahçe düzenlemesiyle, Salento Körfezi manzarasıyla, taş merdivenleri ve konser alanıyla rüyadaymışız hissi yaratan Wagner’in Parsifal operasına ilham veren Villa Rufolo oldu. Gittiğimiz günlerde bir müzik festivaline ev sahipliği yapsa da ziyaret ettiğimiz gün bir program olmamasına üzüldük doğrusu. Dünyanın en güzel açık hava konser alanını görmekse paha biçilemezdi.

1996 yılında UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne dahil edilen Ravello’da Villa Cimbrone’nun  “Sonsuzluk Terası”ndan Tiren Denizi’ni seyrederken bir yandan da üzüm bağları, limon bahçeleri ve kayalıkların üzerine inşa edilmiş muhteşem evleri görebilirsiniz.

Sokaklarda yürürken bahçesini çok sevip şans eseri boş olan son masaya oturduğumuz Palazzo della Marra’nın yemeklerine bayıldık. İtalya’da olup makarna yemeden olmaz diyerek tatilin her günü neredeyse kahvaltıda bile aradığımız bu karbonhidrat bombasının en güzellerinden birini burada denedik. Mürekkep balığı makarnası. Tat olarak normal makarnadan farkı yok sadece siyah spagetti düşünün. İçindeki deniz mahsulleri ise denizden babam çıksa yerim dedirten cinsten. Bruschetta, somonlu ve zeytin ezmeli ekmekten oluşan aperatif tabağı da hiç fena değildi doğrusu. Çıkarken kapıda uzun bir bekleme sırasını görünce doğru bir seçim yaptığımıza bir kez daha ikna olduk.

İtalya’nın Campania özerk bölgesinin Salerno ilinin Amalfi Körfezi’nde yer alan ve yaklaşık 2500 kişinin yaşadığı bu kasabada kısa da olsa vakit geçirdiğimize sevinirken bir yandan da bol virajlı ve dar yollarda araç kullanma endişesiyle fazla geçe kalmadan Ravello’ya veda ettik. Bir daha gelirsek bir gece mutlaka burada kalıp sabahını da görme hayalleriyle…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz